YSK Kararına BDP Tepkisi
Kışanak: YSK 2007’de sunduğum belgeleri açıklasın
19/04/2011 12:18
Kaynak: Radikal Gazetesi
BDP’de, bağımsız seçime giren adayların YSK’dan veto yemesine tepki sürüyor. Kışanak: Hukuki gerekçelerle izah edilemez, YSK 2007’de verdiğim belgeleri açıklasın. Bu bir siyasi saldırı, yanıtımız siyasi olacak. Demirtaş: Bölgedeki: AKP adayları çekildiğini açıklasın
DİYARBAKIR – Eski BDP Eşbaşkanı ve Diyarbakır Milletvekili Gültan Kışanak, kendisinin de aralarında bulunduğu BDP’nin desteklediği 7 bağımsız milletvekili adayının adaylık başvurusunun YSK tarafından reddedilmesine tepki göstererek, “Sorun birkaç kişinin milletvekilliği sorunu değildir, bu barışa, demokrasiye, demokratik siyasete yapılmış bir saldırıdır. Siyasi bir tutumdur, cevabımız da siyasi olacaktır” dedi. Kışanak, Meclis’in bu konuda acilen sorumluluk alarak toplanması ve gerekli düzenlemeleri yapması gerektiğini söyledi.
-“YSK 2007’DE SUNDUĞUM BELGELERİ AÇIKLASIN”-
Kışanak, başvuruları reddedilen BDP destekli bağımsız adayların durumunun hukuki gerekçelerle izah edilemeyeceğini, kendisiyle ilgili de 2007’de bilinmeyen bir durumun şu anda yeni fark edilmiş gibi kamuoyuna sunulduğunu ifade ederek YSK’ya 2007’de yaptığı adaylık başvurusunda sunduğu belgeleri açıklama çağrısında bulundu. 2007’de Yargıtay Adli Sicil Dairesi’nden aldığı ayrıntılı dökümü YSK’ya ilettiğini, buna rağmen o zaman milletvekili adaylığının kabul edildiğini belirten Kışanak, “Neyle suçlanıyorsunuz” sorusu üzerine şöyle konuştu:
“Ben Diyarbakır’da üniversite öğrencisiyken 12 Eylül darbesinin mağduru olmuş bir kişiyim. Sayın Ertuğrul Kürkçü, 12 Mart darbesinin mağduru olmuş bir kişi. Bugün darbelerle hesaplaşmaktan bahseden bir Türkiye, darbe mağdurlarını bir kez daha mağdur ediyor. Halkın iradesine bir müdahale yapılıyor. Açıkçası bu durumun ortadan kalkması lazım. Eğer darbelerle mücadele edilecekse öncelikli olarak darbe mağdurlarının haklarını teslim eden, onları tüm demokratik haklarına kavuşturan bir düzenleme yapılması gerekiyor. Biz, referandum sürecinde bunu Hükümet’e anlatmaya çalıştık.”
-“İKTİDAR DEĞİLSE BUNUN SORUMLUSU KİMDİR?”-
Mevcut Terörle Mücadele Yasası’nın, Türkiye’de itiraz eden, farklı bir ses çıkaran herkesi “terörist” ilan ettiğini, çocukların, sendikacıların, insan hakları savunucuların, belediye başkanlarının, milletvekillerinin bu yasa kapsamında “terörist” ilan edildiğini savunan Kışanak, bunu düzeltmeden Türkiye’ye demokrasinin getirilemeyeceğini dile getirerek “Bunları yapmayan bir Hükümet bugün kalkıp diyor ki ‘Niye bizi suçluyorsunuz?’ Pekiyi kimi suçlayacağız, kim bu ülkede adaleti tesis edecek, kim bu ülkede parlamentoyu demokrasi doğrultusunda işletecek? İktidar değilse bunun sorumlusu kimdir? 8 yıldır o koltuktalar, bir 4 yıl daha bu göreve talipler. Böyle mi yönetecekler bu ülkeyi” diye sordu.
-“BENİM DURUMUM KÜRT SORUNUNUN NE OLDUĞUNU ANLATIYOR”-
Kendi durumunun, Kürt sorununun ne olduğunu halka anlatacak bir durum olduğuna işaret eden Kışanak, “Hem 12 Eylül darbesinin mağduru olmuş, Diyarbakır cezaevine çektiği işkencelerin vücudunda izlerini taşıyan bir insan olarak bugün siyaset yapma hakkından mahrum bırakılıyorum. İkincisi, 90’larda yine öğrenciyken Halepçe katliamını protesto ettiğim için izinsiz gösteri yürüyüşlerinden yargılanmış bir kişiyim. Bu ülkede darbeye karşı çıkmak, işkence tezgahlarında halkı, demokrasi savunmak suçsa, bu ülkede Halepçe katliamını protesto etmek suçsa ben bundan sonra da bu suçları işlemeye devam edeceğim. Herkes bunu bilsin. Ben sesimi kesip evde oturmayacağım. Ben milletvekili olmak için bu mücadeleye girmedim, ben bu ülkeye demokrasi gelsin diye, Kürt sorunu çözülsün diye, herkes eşit yurttaşlık hukuku içerisinde barış içerisinde kardeşçe yaşasın diye siyaset yapıyorum. Bunu yapamayacaksam, benim için milletvekilliğinin bir anlamı yok zaten” dedi.
-“SORUN BİRKAÇ KİŞİNİN MİLLETVEKİLİ OLUP OLMAMASI DEĞİL”-
Sorunun, birkaç kişinin milletvekili yapılması olmadığını söyleyen Kışanak, “Bu sorun kesinlikle Türkiye demokrasisinin sorudur, insan hakları sorunudur, özgürlük sorunudur, Kürt halkının barış içerisinde kardeşçe bu ülkede yaşama sorunudur. Demokratik siyasete yapılmış bir saldırıdır, müdahaledir. Acilen bu konuda parlamento sorumluluk almalı, toplanmalı ve gerekli düzenlemeleri yapmalıdır” diye konuştu.
YANITIMIZ SİYASİ OLACAK
Kışanak, “Dün akşam toplandınız. Toplantı öncesi seçime girilmemesi dahi konuşuluyordu. Ne kararlar aldınız” sorusu üzerine de dün akşam toplantıya katılmayan diğer arkadaşlarının da görüşlerini alacaklarını, 66 bağımsız adayın her birinin iradesinin ortaya çıkması gerektiğini belirterek, “Gece sabaha kadar telefonlarımız susmadı. Tüm aday arkadaşlarımız bize ‘Bu, demokrasiye ve özgür seçim iradesine yapılmış bir saldırıdır. Bu siyasi bir tutumdur, buna karşı siyasi bir cevap vermek gerekir’ diye iradelerini aslında beyan ettiler. Ama biz yine de önümüzdeki günlerde bu konuyu çok da uzatmadan Türkiye kamuoyuyla paylaşacağız. Ama genel kanaatimiz, herkesin yaklaşımı şudur: Sorun birkaç kişinin milletvekilliği sorunu değildir, bu barışa, demokrasiye, demokratik siyasete yapılmış bir saldırıdır. Siyasi bir tutumdur, cevabımız da siyasi olacaktır” dedi.
DEMİRTAŞ: AKP’Lİ ADAYLAR ÇEKİLSİN
Eski BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, değerlendirmelerden sonra seçime girip girmeme konusunda kararlarını vereceklerini söyledi. Demirtaş, PKK’nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen KCK ile ilgili davanın duruşmasını izlemek üzere geldiği Diyarbakır Adliyesi’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, bu davada yargılanan arkadaşlarının ana dillerinde savunmalarını yapamadıkları için tutukluluklarının devam ettiğini öne sürdü. (dha, anka)
Önceki HaberSonraki Haber
Haberleri Paylaş
FacebookMixxDeliciousTwitterGoogleDiggYahooRedditmyspaceFriend FeedStumble Upon