Yeni Mecliste eski dengeler bozuldu
Yeni Mecliste eski dengeler bozuldu
KORAY ÇALIŞKAN
13/06/2011 Radikal Gazetesi.
CHP beklentilerin altında kalsa da milletvekili sayısını artırdı.
Son genel seçimden bu yana Meclis’te grubu bulunan partilerden MHP hariç tümü oy oranlarını artırdı. Barajı geçip geçemeyeceği tartışılan MHP’nin rahatça ipi göğüslemesi göz önünde bulundurulursa, dördünün de başarılı olduğunu söyleyebiliriz.
Ancak milletvekili sayıları açısından baktığımızda AKP ve MHP seçimden önceki döneme göre daha güçsüz kaldılar. Seçimin vekil sayısı açısından esas galibi BDP’nin desteklediği bağımsızlar oldu. Neredeyse iki grup kurabilecek kadar güçle Meclis’e girecek bağımsızlar, Türkiye’nin demokrasi imtihanında ikmale kalıp kalmayacağını belirleyecek. AKP dünya demokrasilerinde sık görünmeyen, Türkiye’de ise daha önce görülmemiş bir başarıya imza attı. Oy oranını düşürmeden üçüncü döneme girdi. CHP beklentilerin altında oy aldı. Ancak milletvekili sayısını yaklaşık %20 arttırmasını başarısızlık olarak görmek kolay değil.
Erdoğan’ın karizması kazandı
AKP seçim stratejisini Erdoğan’ın karizması üzerine kurdu. Bu Erdoğan açısından başkanlığa doğru giderken tabanı yoklamanın bir yoluydu. Parti içindeki dengeleri bozdu, doğuda geleneksel siyaset yollarını kullanmak yerine risk aldı, ‘ustayım beni izleyin’ dedi. Dediği oldu. Stratejisi tuttu. Hatta kendi partisinin dahi beklemediği kadar başarılı oldu. Ancak anayasa değişikliği için kritik seviyenin altında kalması, başkanlık hülyasını bir süre daha erteleyeceği ve daha statükocu bir siyasete kayacağını gösteriyor.
CHP açısından sonucun tahminlerin altında kalması parti içinde zorluk yaratacaktır. CHP yeni imajı ve siyasetiyle atılım yaptı. Ancak yenilik daha çok çatıdaydı. Taban eski CHP’nin seçmenle organik ilişki kuramamış tabanıydı. İyi fikirleri gören seçmen, o fikirleri kendisine anlatacak bir örgüt görmedi.
Seçim sonrası CHP’nin kendine çıkaracağı bir yanlış bir doğru iki sonuç var. Yanlış sonucu Baykal ruhuna yakın CHP’liler ivedilikle tartışmaya başlayacaklar. Güçlü partinin güçlü lider mantığıyla kurulacağını savunup değişim isteğini pompalayacaklar. Doğru sonuç ise CHP’nin ancak tabana dönerek, çatıdaki reformu tabanda da yaptıktan sonra güçleneceğini görmesi olacaktır. Parti içi demokrasi kurulduktan sonra CHP taban muhalefetini örgütlerse gücünü arttıracaktır.
Seçimin en önemli sonucu Kürt sorununun demokratik çözümü için siyaset örgütleyecek BDP destekli bağımsızların elinin gayet güçlü olması. Özellikle yazın sakin geçmesini ve kışın demokratik özerklik programına dair ihtiyatlı adımlar atılmasını mümkün kılacak bu dönüşüm, seçim sonrası muhalefetin kimyasını değiştirecektir. CHP’nin daha önceki hataları tekrarlamasını engelleyecek katışıksız demokrat vekilleri saye-
sinde eli daha güçlü bir sol muhalefet, Türkiye siyasetinin gündemini değiştirebilir.